Yenidoğan çetesi: Savcıyı tehdit nedeni belli oldu
Yenidoğan çetesine ilişkin soruşturma sırasında kendisini müsteşar olarak tanıtıp, savcıyı makamında tehdit etmeye kalkan Mustafa Kemal Zengin'in, bu girişiminin nedeni belli oldu. Zengin'in, Birinci Hastanesi'nde hemşire olarak görev yaparken tutuklanan Tuğce Toptemel'i serbest bıraktırmaya çalıştığı anlaşıldı. Zengin, Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin'i makamında tehdit ederken, suikast yapacak bazı kişiler olduğunu iddia etti. Zengin'in iddiasına konu olan tutuklu iki isim, haklarındaki suçlamaların asılsız olduğunu ileri sürerek davacı oldu. Savcı Engin, makamına gelerek ailesine kadar tehditler sıralayan Mustafa Kemal Zengin ve Avukat Aylin Arslanatar'ı tutuklanmalarının ardından adliye kapısında ters kelepçe taktırıp izlemişti. Savcıyı hem tehdit edip hem de beraber fotoğraf çektirmeyi de öneren Zengin'in ters kelepçeli hali, "Savcı ile ancak böyle ortak fotoğraf çektirilir" yorumuna da neden olmuştu.
Yenidoğan çetesi soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcısı Engin Yavuz'u makamında tehdit eden Mustafa Kemal Zengin’in "Bunlar tehlikeli insanlar, savcıyı öldüreceklerdi" ifadeleriyle suçladığı otoparkçı kardeşlerin ifadesi ortaya çıktı.
Savcının tehditin ardından 5 kişiyle birlikte tutuklattığı Yavuz Çelik ve Baki Çelik, ifadelerinde Zengin'i hedef aldı.
Kendisini İçişleri eski Bakanlığı Müsteşarı olarak tanıtan Mustafa Kemal Zengin yanındaki avukat Aylin Arslantatar ile birlikte savcının makamında savcıya ölüm tehditleri ederken Zengin’in "Bu kişiler Papa suikastını yapmış kişiler" olarak tanıtıp, tutuklandıktan sonra da "Sokakta çok güçlüler, savcıyı öldüreceklerdi, uyarmak istedim" dediği tutuklu şüpheliler Baki Çelik ile Yavuz Çelik’in de Mustafa Kemal Zengin'i suçladığı ortaya çıktı.
Yavuz Çelik, verdiği ifadede, serbest bırakılması için Mustafa Kemal Zengin ile görüştüğü Tuğçe Toptemel'in üvey kızı olduğunu iletti ve "Tuğçe'yi annesiyle birlikte okuttuk, hemşire oldu. Tuğçe, tutuklanmadan yaklaşık iki yıl kadar önce Beylikdüzü ilçesinde Özel Birinci Hastanesi'nde çocuk yoğun bakım ünitesinde hemşire olarak çalışmaya başladı. Yaklaşık 2-3 ay kadar de önce tarihini tam hatırlayamıyorum, içeriğini bilmediğim sağlık kuruluşlarıyla ilgili yapılan operasyonlarda gözaltına alınarak tutuklandı.” dedi.
Daha sonra Mustafa Kemal Zengin ile karşılaştıklarında kızının tutukluluğundan bahsettiğini ve “Kendisi bana 'Kaç yıldır tanışıyoruz, yardımcı olmak isterim, sen Tuğçe'nin bilgilerini ve dosya numarasını ver' dedi. Ben de verdim. Konuşmalarından avukat çevresinde araştıracağını zannettim. 'Ben sana haber vereceğim' dedi. Bu görüşmeden yaklaşık 10-15 gün sonra Mustafa Kemal zengin otoparka geldi ve oturduk. Bize kızımız Tuğçe’nin dosyasını araştırdığını, yakın zamanda ek ifadesinin alınacağını ve serbest kalabileceğini söyledi. Fakat bu bilgiyi kimden nasıl aldığını söylemedi.” açıklamasında bulundu.