Karadeniz'de yeni savaş!
TÜRKİYE'NİN HEMEN YANIBAŞINDALAR
Gürcistan'da 26 Ekim'de yapılacak parlamento seçimleri öncesi sokaklar oldukça hareketli. Kurulduğu günden bu yana Rus-Batı yanlısı çekişmelere sahne olan ülkede iktidardaki Rusya yanlısı Gürcü Rüyası Partisi, Rusya-Ukrayna savaşını iç politikada propaganda malzemesi olarak kullanıyor. Parti bunun için başkent Tiflis başta olmak üzere ülkenin dört bir yanındaki reklam panolarında Ukrayna'daki savaşta yaşanan tahribat ile Gürcistan'daki şehirlerin görüntüsü yan yana veriliyor. O panolardan birinde Tiflis'teki Senaki Tiyatrosu ve Ukrayna'da işgalinin ilk haftalarında Rusya tarafından yıkılan ve yüzlerce sivilin öldüğü Mariupol Tiyatrosu'nun enkazı görüntüsü yan yana verildi. Görsellerin altında "Savaşa hayır! Barışı seçin" yazısı dikkati çekti.
Bu afişle Moskova ile güçlü ilişkilere sahip iktidar partisi, barışı ancak kendilerinin sağlayabileceğini; buna karşın kendilerinin yeniden iktidara gelmemesi, yani Batı yanlısı muhalefetin seçilmesi durumunda ülkenin bir savaşa sürükleneceği mesajını veriyor. Ancak muhalefet partileri, iktidardaki Gürcü Rüyası Partisi'nin bu görsellerle seçmeni açıkça tehdit ettiğini savunuyor.
KARADENİZ ÇEVRESİNDE TEHLİKELİ GERGİNLİK
Türkiye'nin kuzey batı sahillerinden komşusu, Avrupa'nın en fakir ülkesi Moldova'da da durum hiç iç açıcı değil. Ülkede başkanlık seçimleri ile Avrupa Birliği üyeliği konusunda yapılacak seçimler Batı yanlısı-Rusya yanlısı çekişmesiyle geçiyor.
Moldova'nın en büyük muhalefet partisi Rusya yanlısı sosyalistlerin AB üyeliğine karşı kampanya yürüttüğünü söylemeye gerek yok. Ülkede taraflar birbirlerini başka başkentlerin çıkarları için çalışmakla suçluyor.
GEÇMİŞTEKİ SAVAŞLAR TEKRARLANIR MI?
Zaten Moldova'da 1991'deki bağımsızlık ilanından bu yana Rusya ile yaşanan inişli çıkışlı ilişkiler, Gürcistan'ın Rusya yanlısı ayrılıkçılara karşı 90'lar ve 2008 yılında yaşadığı çatışmalar toprak bütünlüklerinin bozulmasıyla sonuçlandı.
MOLDOVA VE GÜRCİSTAN'DA ATMOSFER OLDUKÇA GERGİN
Gürcistan, Güney Osetya ve Abhazya'yı; Moldova da Transdinyester bölgesini Rusya yanlısı özerk cumhuriyetlere kaptırdı. Ancak Gürcistan'daki Rus yanlısı Gürcü Rüyası Partisi'nin ülkeyi Moskova'ya daha da yaklaştırma çabalarına karşın, parçalanmış Batı yanlılarının Avrupa Birliği'ne üyelik konusunda ısrarcı olması ülkedeki atmosferi giderek daha da geriyor. Haziran ayında "yabancı ajanlar" yasasının Gürcistan parlamentosundan geçmesi, ABD'nin tepkisini çekmişti. Zira bu yasa ile ülke dışından fon alan medya ve sivil toplum kuruluşları, kendilerini, 'yabancı bir gücün çıkarına hareket eden kurumlar' olarak tanımlaması gerekiyor.
GÜRCİSTAN'DA RUS RULETİ Mİ?
Gürcü Rüyası ilk olarak 2012 yılındaki genel seçimlerde başarı elde eden partilerle kurduğu koalisyonda adından söz ettirmiş, 2016 yılında ise tek başına iktidara gelmişti. Ancak partiyle ilgili en ilginç olan kısım, iktidara gelmeden önce Gürcistan'da Avrupa yanlısı politikalar yürüten Gürcü Rüyası Partisi, ne olduysa iktidara geldikten sonra Rusya'ya yakın politikalar yürütmeye, bölgedeki Batı yanlısı hükümetlerle sorunlar yaşamaya başladı.
SİYASETTE PARANIN GÜCÜ AĞIR MI BASTI?
Bu değişimin, Gürcü Rüyası'nın milyarder kurucusu Bidzina İvanişvili'nin çektiği Gürcistan'daki küçük bir elitin siyasi ve ekonomik çıkarlarından kaynaklandığı konuşuldu. Zira adı geçen servet sahipleri tüm paralarını Rusya'da kazanmıştı.
DURUM MOLDOVA'DA TERSİNE İŞLİYOR
Rüzgar Moldova'da ise tam tersine esiyordu. Rusya'nın tüm müdahalelerine rağmen Moldova'da halkının çoğunluğu Batı yanlısı politikalar güden çizgisini aralıksız sürdürüyor.Bu yüzden halk, 4 sene önce yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Moskova yanlısı İgor Dodon'un değil, Avrupa yanlısı eski Dünya Bankası ekonomisti Maia Sandu'nun göreve gelmesini uygun gördü. Elbette bu seçim, Moldova toplumunun Rusya'ya tamamen sırt döndüğü anlamını taşımıyor. Zira, iki ülke Ortodoks Hristiyan inanında buluşurken, 2. Dünya Savaşı'nda yapılan ortaklık da unutulmuş değil.
SAVAŞ İHTİMALİ YÜKSEK
Moldova'da ve Gürcistan'da Avrupa Birliği ilerleme süreci, işbaşına gelecek hükümetlere bağlı. Moskova yanlısı hükümetlerin görev yürütmesi Karadeniz'de NATO, Avrupa Birliği gibi Batı merkezli örgütlenmelerin varlığını kısıtlayacaktır. Ancak adı geçen iki ülkede taraflar arasındaki gerginliğin büyümesi, tıpkı geçmişte olduğu gibi yeni iç savaşların yaşanmasına neden olabilir. Hatta bu ülkelerde Batı yanlısı iktidar demek tıpkı Ukrayna'da olduğu gibi Rusya'nın tepkisini çekeceğinden dolayı, Rusya'nın Gürcistan ve Moldova'ya yeniden ve daha büyük bir askeri müdahalede bulunması da seçenekler arasında bulunuyor. Bu gelişmeler ışığında gelecek günlerde Karadeniz'de Rusya-Ukrayna arasında yaşanan çatışmalara yeni çatışmaların eklenme ihtimali hep yüksek seviyede kalacağa benziyor.